toplumsal bir varlık olduğunu ve insanın toplumsal zorlanmalar tarafından güdülendiğini söylüyor. Adler’e göre insan doğduktan sonra insanlarla yoğun etkileşim, ilişki içerisine girer. Toplumsal etkinliklerde işbirliğine girer. Bu süreç içinde bencil ilgilerinin yerine, toplumun çıkarlarını koymaya başlar. Toplumsal eğilimin başat olduğu bir yaşam biçimini edinir.
İnsan ilişkileri toplumsal ilişkiler içinde yaşayarak öğrenilir. Grupla yapılan, grup yaşantısının içine girmektir. İlişkilerden kendimizi soyutlarsak kişiliğimiz de gelişemez. İnsan kişiliği, çevresiyle girdiği ilişkiler sonucu gelişir.